Cengiz Yılmaz – cengiz@solucanfanz.in
Tamburada Merdiven
Sonra tekrar adım
Son tek
Beklerken kafamı sallıyorum
Biri, yüzünü görmediğim biri
Bana epey fısıldıyor, sonra dört bir yandan
Uzun etekli kadınlar çıkmaya başlıyor
Epey Uzun fısıldıyor
Bir de Soru gibi bir cümle
Fiil gibi fiilimsi
İsim gibi sıfat
Bir at fırlıyor derken herkesin arasına
Sahne yerinden kaymaya
Perde oynamaya başlıyor
Işıklar dönmeye
Yüzler karışmaya
Hislerse
Dinlemeye
Yine Uzun Etekli Kadınlar
Kırmızı Siyah Gri Renkli
Üzerime geliyorlar
Üzerime
İsyan ediyorlar
Ve susuyor kafasını geri yatırarak!
17
Yalnızlık üzerine düşünmekten kendimi alamıyorum, iz o
Ne yaparsak yapalım; hapsolmuş birkaç sınıra dayanıyor, giz o
Duyduğunu düşündüklerim, düşündüğünü düşündüklerim, siz o
Ne yaparsak yapalım, kahrolmuş birkaç kıyıya ay vuruyor, biz o
Leşler toplandığında akbabalar aç kalır, geri dönüş imkânımız
Sesler sustuğunda mizaçlar anlamsız kalır, anlam sızımız
Lakin bir derdi vardı şahsın, farklılık olmadı aynı olmaksızın
Ayna ise kirde bir akım olsaydı on yedi olurdu yaşımız imkânsız!