levent_oktar@yahoo.com Levent Oktar – İzmir
“ters şemsiyelerin içerisinde
akıntıya doğru giderken
onlar altlarından yüzlerine sıçrayan lavlara kargılarını uzatmış
yalın ve yanmış yüzlerinin
gölge bakışlı gözlerinde yine bağrış çağrış içindeydiler”
yağmurla karşılaşınca gökayaklılardan onlar,
suya takıldıklarını sandılar ateşe verilmiş bebekleri ve
Nuh’un şemsiyesine doluşmuş yağmur kaçakları,ateş dalgıçları
sanrı;derinleştikçe katmanları göğün
bir külaha benzer başının üstünde dönen girdap
ayakların yere basarmı bilinmez
gökayaklılardan sen
ateşten sis bulut olmuş pamuk tarlana yağar
baş aşağı duruyor kargılarıyla şemsiyenin içinde onlar
korkarım,tepeme düşecekler diye
kargışlyla lavlarla boğuşan anırdı aşağı doğru
-sallanıp durma gökte dekreşendo:
-yalan,yalaan,yalaaaan..
gün ağırırken son bağırışlarıydı
boğuldular.
Ve baktım
Ayak ucumda güneş filizleniyordu.